7 Ocak 2013 Pazartesi

Yağmur ve miniminnacık araba...

Dün akşam saatlerinde dışarıya çıktık, hava yağmurluydu ama keyif aldığını farkedince eve geri dönmek istemedim. Seninle dışarıda daha çok vakit geçirmek istiyorum ama " hava çok soğuk" , "üşüteceksin" ikazlarına her zaman karşı koymayı başaramıyorum. Yine böyle bir akşamda alışveriş merkezine yöneldik. Hava gerçekten soğuktu, zaten bugünde her yer bembeyaz kar örtüsüyle kaplandı. Dünkü soğuk hava, karın habercisiymiş. Neyse önce senin için puzzlelar aldık. Bazıları çoook ileride kullanmak için aslında... Yine de aldım çünkü ileride seninle beraber oynayabileceğimiz aktiviteleri, oyunları biriktirmeye karar verdim. Zamanın hızlı aktığını ve benim ona yetişmekte zorlandığımı hissetmeye başladığımdan beri "biriktiriyorum" :) Annemin ve Erdinç'in itirazlarına rağmen, şimdi kullanamayacağımızı bildiğim halde halde satın aldım, çünkü daha planlı hareket etmek istiyorum. Daha doğrusu zaman aktivete planlayarak geçmesin, bir şeye karar verdiğimde tüm ihtiyaçlarımız elimizin altında olsun, oyunlarımız da doğaçlama gelişsin istiyorum. Konuyu dağıtmadan, dün akşama geri dönersek... Bir de miniminnacık bir araba aldık. Aslında yeteri kadar araban olduğunu biliyorum ama bu miniminnacık :) avucuna sığacak bir arabanın seni mutlu edeceğini düşündüm. Tam da tahmin ettiğim gibi çok hoşlandın, belki de mutlu olman için elindeki oyuncağının araba olması yeterlidir. Alışveriş merkezinin ortasında yere uzanıp arabayla oynamaya başladın, etraftaki onca insana aldırmadan.



Böyle anlarda bazen içim içimi yese de müdahale etmiyorum. O esnada yanımızdan Engin Benli geçiyordu, o da diğer herkes gibi dönüp haline gülümsedi. Artık gitme vakti geldiğinde asıl güzel kısım başladı. Annemlerin marketten çıkmasını araba beklemeyip; o buz gibi havada yakalamaç oynadık, ıslak kaldırımda o minicik arabasını gezdirdik, su birikintilerinde zıpladık, ıslak kaldırımda yuvarlandık, ıslak toprağı mıncıkladık, kirli ellerimizi üzerimize sildik... Alışveriş merkezinin ışıklandırmasının renkten renge bürünmesini hayretle izledik, biraz daha koştuk, yağmur damlaları bizi yeterince ıslatmıştı ki annemler geldi eve dönmeye karar verdik. Ev sımsıcaktı... Hemen üzerimizi değişip yemeğe oturduk. Bu akşam pek iştahın yoktu, hamsi seviyorsun aslında ama dün akşam salata yemeği tercih ettin. Sonrasında şekiller puzzle nı ben yaptım sen bozdun, ben yaptım sen bozdun :) Daireyi yap-bozdaki yerine koyduğunda alkışladığımızı farkedince ise bizden alkış koparmak için daireyi yerine koyup, alkış bekledin, biz alkışladık sen yeniden koydun.... bu kısmında bende çok eğlendim :) Miniminnacık araban ise hala favori arabaların arasında buna bende sevindim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder